Kaçınız uykusuz geceler geçirdiniz, çünkü belirli bir durumu düşünmeden duramadınız? En ufak bir şey yoldan çıksa bile kaçınız şaşkın hissediyor? Anksiyete, vücudunuzun "savaş ya da kaç" tepkisine yol açan strese karşı doğal tepkisidir. Kaygıyı "gerginlik duyguları, endişeli düşünceler ve artan kan basıncı gibi fiziksel değişikliklerle karakterize edilen bir duygu" olarak tanımlanır. Anksiyete, sahip olunması tamamen normal bir duygudur, ancak kişi aynı duyguları çok sık deneyimlediğinde, anksiyete bozukluklarına yol açar ve araştırılması gerekebilir.
Anksiyete Bozukluğunun Belirtileri
1. Aşırı Endişe Etme
Konsantrasyonunuzu gölgeleyen bir durum veya bir kişi hakkında endişeleniyor musunuz? Şansınız, anksiyete bozukluğunuz olabilir. Endişe genellikle tipik, günlük durumlara yanıt olarak ortaya çıkar.
2. Panik Ataklar
Panik ataklar, kişiyi yoğun ve ezici korku duyguları ele geçirdiğinde ortaya çıkan yaygın bir anksiyete bozukluğu belirtisidir. Sonuç olarak, kalp atışı, nefes darlığı, terleme ve titreme hissedilir. Panik ataklar sık ve beklenmedik bir şekilde meydana gelirse, bir terapiste danışılması gerekebilir.
3. Gergin Kaslar
Gergin kaslar genellikle kaygı ile ilişkilidir. Bu, zihniniz sürekli strese girdiğinde ve bir çözüm için endişelendiğinde gerçekleşir.
4. Uykusuzluk
Uyku eksikliği veya düzensiz uyku düzenleri, anksiyete bozuklukları ile güçlü bir şekilde ilişkilidir. Gecenin ortasında uyanmak veya uykuya dalmakta güçlük çekmek en sık bildirilen problemlerdi. Uygunsuz uyku, anksiyeteye de yol açabilecek başka fiziksel ve zihinsel strese neden olabilir.
5. Huzursuzluk
Huzursuzluk, anksiyete bozukluğunun yaygın bir semptomudur ve gençlerde ve çocuklarda daha yaygındır. Genellikle 'uçta' hissetme veya 'etrafta dolaşmak için rahatsız edici bir dürtüye sahip olma' olarak tanımlanır. Anksiyete sorunları olan kişilerin yaklaşık% 74'ü huzursuzluğu ortak bir semptom olarak işaretledi.
6. Yorgunluk
Anksiyete hiperaktivite ile ilişkili olsa da çoğu, normalden daha fazla gün yorgunluk yaşar. Yorgunluğun, uyku eksikliği veya kas gerginliği gibi diğer yaygın anksiyete semptomlarından kaynaklanıp kaynaklanmadığı belirsizdir. Kronik anksiyetenin hormonal reaksiyonuyla da ilişkili olabilir.
7. Konsantrasyon Zorluğu
Zihniniz ters döndüğünde ve düşünce bulutlarıyla çevrili olduğunda, günlük görevlere konsantre olmak zorlaşır. Bazı araştırmalar, anksiyetenin, kısa süreli bilgileri tutmaktan sorumlu bir bellek türü olan işleyen belleği geciktirebileceğini göstermektedir. Bu, anksiyete sırasında sıklıkla karşılaşılan performanstaki düşüşü netleştirmeye yardımcı olur.
8. Kronik Hazımsızlık
Mide, psikolojik strese çok duyarlıdır. Anksiyete zihinde başlasa da vücut üzerinde yıkıcı yan etkilere neden olabilir. Düzenli olarak anksiyete yaşamanın bir sonucu olarak, irritabl bağırsak sendromu veya kronik hazımsızlık endişe verici bir nokta haline gelir. Kalıcı sindirim sorunlarının sosyal ve somatik rahatsızlığı, bir kişinin daha endişeli hissetmesine neden olabilir.
Kaygıyı Azaltmak İçin İpuçları
1. Egzersiz
Düzenli olarak egzersiz yapmak, kortizol gibi stres hormonlarını azaltır ve aynı zamanda 'iyi hissetme' hormonları olarak da bilinen endorfin salgılar. Ayrıca uyku kalitenizi ve düzeninizi geliştirerek kaygı ve stres düzeylerini daha da düşürür. Uzun vadede, egzersiz yapmak kendinize güvenmenizi sağlar, bu da anksiyete bozukluklarına veda etmede faydalıdır.
2. 3-3-3 Kuralını İzleyin
3-3-3 kuralı, sizi ele geçiren bir endişe hissettiğinizde, durup etrafınıza bakmanız gerektiğini belirtir. Gördüğünüz 3 şeyi, duyduğunuz 3 şeyi adlandırın ve sonra vücudunuzun 3 bölümünü hareket ettirin. Bu numara, şimdiki zamana geri dönmenize yardımcı olacak ve günlük aktivitelerinizi düşüncelerin ve endişelerin ele geçirmesine izin vermeyecektir.
3. Aroma Terapi
Aroma terapisinin stresi ve kaygıyı azalttığı bilinmektedir. Yağ, mum veya parfüm biçimindeki yatıştırıcı kokular daha az endişelenmenize ve gevşemenize yardımcı olabilir. Bu beyninize bir sinyal gönderir ve anksiyete bozukluğunuzu kontrol altında tutar. Lavanta, gül, papatya, ylang ylang, sandal ağacı gibi kokuların beyniniz üzerinde sakinleştirici etkisi olduğu bilinmektedir.
4. Kafein Alımını Azaltın
Eğer bir içecek seviyorsanız, kafein alımınızı kontrol altında tutmalısınız. Kafein, kahve, çay ve çikolatada bulunur ve genellikle kaygıyı artıran bir uyarıcıdır. Kafein alımı sizi gerginleştiriyorsa, azaltın ve farkı görün. Ölçülü olan hiçbir şey asla zararlı değildir.
5. Yazınız
Düşüncelerinizi ve duygularınızı ifade etmekte zorlanıyor musunuz? Ezici ve yoğun korku duygularıyla baş etmenin en iyi yolu, onları yazmaktır. Duyguları bastırmak, anksiyete bozuklukları ile uğraşan insanlar üzerinde olumlu bir etki göstermiştir çünkü zihni temizlemelerine yardımcı olur, dolayısıyla düşünce bulutundan uzak dururlar. Bir günde biraz zaman ayırın ve daha iyi sonuçlar için bunu düzenli olarak egzersiz yapın.
6. Farkındalık Pratiği Yapın
Farkındalık, şu anda kalma ve çevrenizin farkında olma sanatını uygulamaktan başka bir şey değildir. Bunu düzenli olarak uygulamak, bilinçli olarak daha iyi odaklanmanıza ve mantıksız düşünceleri uzak tutmanıza yardımcı olabilir. Araştırmalar, farkındalığın öz saygının artmasına da yardımcı olduğunu ve bunun da anksiyete bozukluklarıyla mücadelede yararlı olduğunu göstermiştir.
7. Meditasyon yapın
Birden fazla araştırma, meditasyonun beyindeki gri maddeyi artırabileceğini ve bu da stresi azaltmaya yardımcı olduğunu gösteriyor. Meditasyon, yoğun sıradan rutinlerden biraz zaman ayırmanıza ve düşüncelerinize odaklanmanıza yardımcı olur. Bu, sakinleşmenize ve olumlu düşünceler üretmenize yardımcı olur. Günlük meditasyon yapmak kaygı bozukluklarını önemli ölçüde azaltabilir.
Güncelleme Tarihi: 18 Kasım 2020, 00:53